KHK ile Kapatılan Yurtta Kalma Sebebiyle Atama İptali ve İdarenin Takdir Yetkisi
Atamam, KHK ile kapatılan yurtta kaldığım gerekçesiyle iptal edildi. İstihbari bilgi notu oluşturulmuştu ancak mahkeme yaptığı tüm araştırmalara rağmen somut bir delile rastlamadı ve esas kararı lehime verdi. Ancak bakanlık bu duruma itiraz edip kararı istinafa taşıdı. Bakanlık itirazında idarenin takdir yetkisini sebep göstererek yerindelik kararı veremez diye belirtti. İdarenin takdir yetkisini ortadan kaldıramaz diyor. Peki, mahkeme bu durumda idarenin takdir yetkisine dayanarak itirazı kabul eder mi? Ayrıca idarenin takdir yetkisine karşı güzel bir dilekçe yazabilir misiniz?
Cevaplar
Avukatistan
Merhaba,
Öncelikle yaşadığınız süreç adına geçmiş olsun dileklerimi iletmek isterim. Size hem idarenin takdir yetkisine ilişkin hukuki durum hakkında güncel bilgiler sunacağım hem de idarenin takdir yetkisine karşı kullanabileceğiniz bir dilekçe örneğini aşağıda paylaşacağım.
1. Mahkemenin İdarenin Takdir Yetkisi Karşısındaki Tutumu
Güncel mevzuat ve Danıştay kararlarına göre; idareye tanınan takdir yetkisi sınırsız değildir. Bu yetki, sadece "kamu yararı" ve "hizmet gerekleri" doğrultusunda, ölçülülük, eşitlik ve gerekçeli olma ilkeleriyle sınırlandırılmıştır. Yargı (idare mahkemeleri) idarenin takdir yetkisini:
kriterlerine göre denetler.
Kamu görevinden atama ya da göreve başlatmama gibi işlemlerde, idarenin somut ve nesnel gerekçelere dayanması, kanaat ve istihbari bilgilerle işlem tesis edilmemesi gerekir. Yani mahkeme, idarenin “takdir yetkisi var istediğini yapar” savunmasını otomatik kabul etmez. İdare hukuka uygun, objektif ve ölçülü davrandığını ispatlamak zorundadır. Özellikle hakkınızda yargı kararıyla bir suç veya disiplin suçu olmadığının belirlendiği durumlarda, istihbari raporlara dayalı işlem tesis edilemez. İdarenin takdir yetkisi işlem tesis ederken her koşulda hukuka uygun ve gerekçeli olmak zorundadır.
Sonuç olarak; mahkemenin, sırf idarenin takdir yetkisi var diye işlemi onaylaması beklenmemelidir. Eğer mahkeme idarenin sınırları aştığı, keyfi, ölçüsüz ya da gerekçesiz davrandığı kanaatine varırsa, işlemin iptaline karar vermelidir.
2. İdarenin Takdir Yetkisine Karşı Dilekçe Örneği
Aşağıda idarenin “takdir yetkisi” savunmasına karşı ileri sürülebilecek unsurları içeren bir savunma/dilekçe örneği bulabilirsiniz:
İSTİNAF DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ (İdarenin Takdir Yetkisine Karşı)
Sayın Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı’na
DOSYA NO : …………….. DAVACI : …………….. DAVALI : ……………..
KONU: İdarenin takdir yetkisi kapsamında yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunun açıklanması ve ilk derece mahkemesi kararının onanması talebimizden ibarettir.
AÇIKLAMALAR:
Davalı idare, atama işleminin geri alınmasında “takdir yetkisi” bulunduğunu, bunun da yargı denetimi dışında olduğunu ileri sürmüştür. Ancak, ilgili mevzuat ve yerleşik Danıştay içtihatları gereği idarenin takdir yetkisi sınırsız değildir. Bu yetki; kamu yararı, hizmet gerekleri, eşitlik ve ölçülülük gibi anayasal ve hukuki ilkelerle sınırlandırılmış olup, idari yargı mercileri tarafından hukuka uygunluk denetimine tabidir.
Anayasanın 125. maddesi gereğince, “idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.” İdare, takdir yetkisini keyfî veya ölçüsüz biçimde kullandığında yargı tarafından bu yönüyle incelenir ve hukuka aykırı kullanımı halinde işlemin iptaline hükmedilebilir.
Somut olayda davalı idare hakkında sadece soyut, istihbari bilgi notu dışında herhangi bir somut delil bulunmamaktadır. Yargılamada da hakkımda herhangi bir adli veya disiplin soruşturmasının olmadığı; kamu hizmetine atanırken hiçbir olumsuz koşulun oluşmadığı sabit olmuştur.
Danıştay'ın yerleşik kararlarında belirtildiği üzere; idarenin atama, görevine son verme veya başka işlemlerindeki takdir yetkisi, mutlaka somut, nesnel ve objektif bilgi/belgeye dayanmalıdır. Aksi halde, bu yetkinin keyfi kullanımından bahsedilir ve hukuka aykırılık oluşur.
İdarenin “takdir yetkisi” gerekçe gösterilerek hukuka aykırı eylemlerinin meşrulaştırılması, idare hukukunun temel ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Takdir yetkisinin denetimi, yargı organlarının başlıca görevlerindendir ve istihbari, soyut iddialara dayalı işlemler yargı denetiminden kaçırılamaz.
SONUÇ VE TALEP: Açıklanan nedenlerle, idarenin takdir yetkisine ilişkin istinaf taleplerinin reddiyle, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederim.
Tarih İsim/İmza
Dilekçede, güncel Danıştay ve Anayasa Mahkemesi içtihatlarına atıf yapmanız etkili olacaktır. Dosyanızdaki tüm lehte delil ve kararları eklemeyi unutmayın.
Yardımcı olmamı istediğiniz farklı bir hukuki husus olursa her zaman yazabilirsiniz.
Selamlar.